
Basur ya da mayasıl; hemoroid hastalığına halk arasında verilen diğer isimlerdir. Anüs içinde toplardamarlar vardır ve bir takım nedenlerden dolayı bu damarların içindeki basınç artar. Bu damarların yapıları genişlemeye yatkındır. Bu nedenle damarlar artmış olan basıncı dengelemek amacıyla genişler ve makat dışına doğru sarkmaya başlarlar. Makatın dışına sarkmış olan kırmızı-mor renkteki damar yumakları sık sık kanamaya neden olur. Kanamanın nedeni bu damarların zarar görmesi sonucu delinmesidir. Yaş ilerledikçe daha sık görülen basur hastalığı toplumda oldukça yaygındır. Özellikle 50 yaş üzeri yetişkinlerde daha fazla görülür.
Basur hastalığı, ilaçlar ve bir takım önlemler alınarak kontrol altına alınabilir, ancak hastalık ilerlemişse çeşitli cerrahi yöntemler ile tedavi edilir.
Hemoroid neden ortaya çıkar?
Hemoroid adı verilen yapı doğuştan her insanda var olan bir oluşumdur. Bunlar anal kanaldaki damarsal yapılardır. Bu damarsal yapıda çeşitli nedenler ile oluşan yapı bozukluğuna hemoroid (basur) hastalığı adı verilir. Bölgede yer alan toplardamar yapısındaki bozukluk basur hastalığına neden olan başlıca sebep olarak bilinir.
Hemoroid hastalığına neden olan başlıca sebepler, kronik kabızlık sebebiyle aşırı ıkınarak dışkılama ve gebelik sonucu meydana gelen basınç artışı ile damarların genişlemesidir. Kabızlık ile birlikte katı olan dışkı ıkınmaya neden olur, bu zorlanma toplardamar yumağına aşırı basınç uygular ve damarların genişlemesine sebep olur. Gebelik döneminde bebeğin karın içi basıncı arttırması ile birlikte aşağıya uygulanan basınçta artar. Ayrıca gebelik döneminde hormon miktarının değişimi damarların genişlemesine sebep olur. Doğuştan gelen nedenler de basur hastalığına sebep olabilir. Örneğin damar duvarının doğuştan zayıf olması hemoroidin kalıtsal yönünü ortaya çıkarır.
Bu nedenlerden başka;
—Hareketsiz bir yaşam sürmek, aşırı kilo,
—Alkol kullanmak,
—Makat bölgesine zarar verecek sporlar yapmak (bisiklet sürmek, vb.),
—Meslek gereği sürekli oturarak çalışmak,
—Yeterince lifli gıda tüketmemek, sürekli ishal durumu,
—Bağırsak bölgesinde oluşan tümörler hemoroid hastalığı oluşumunda etken faktörlerdir.
Hemoroid hastalığının tipleri ve hastanın şikayetleri nelerdir?
İki tip hemoroid vardır.
- İç hemoroid (basur)
Dışkılama haricinde makatın kapalı kalmasını sağlayan bir kas vardır. Bu kasın üstündeki toplardamar yumağının genişlemesi ile beraber iç hemoroid hastalığı belirir. Damarsal bir yumak olan iç hemoroid genişler ve dışarı doğru sarkar. En belirgin şikâyet kanamadır.
- Dış hemoroid (basur)
Makatı kapatma görevi gören kasın hemen altındaki toplardamarların genişlemişi ile beraber ortaya çıkar. İç hemoroid ile birlikte görülebilir. Hastaların en büyük şikâyeti dışkılama sırasında görülen kanamadır. Aşırı kanama kansızlığa sebep olabilir. Hastalığın ilerleyen evrelerinde kanama haricinde ağrı, kaşıntı ve yanma gibi yakınmalar olur. Dışkılama hissi oluşur ve dışkılamadan sonra ağrı artar.
Hemoroid (basur) tanısı nasıl konulur?
Hemoroid (basur) için hangi doktora çıkmak gerekir?
Eğer hemoroid olduğunuzdan şüphe duyuyorsanız veya yukarıdaki yakınmalar ile karşılaştıysanız genel cerraha başvurmanız gerekir. Şikâyetleriniz neticesinde yapılacak muayene sonucunda kesin tanı doktor tarafından konulur.
Basur hastalığı tıbbi olarak 4 evrede ele alınır. Birinci evrede oluşan en büyük şikâyetler kanama, kaşıntı, yanma hissi ve hafif ağrıdır. Hastalık dördüncü evreye gelene kadar şikâyetler sürekli artarak devam eder. Dördüncü evrede hemoroid dokusu sürekli makatın dışında sarkmış olarak durur. Ağrı dayanılmaz olabilir ve bulgular çok daha şiddetlidir. Acil müdahale gerektirir.
Hemoroid (basur) tedavisi
Hemoroid hastalığını kontrol altında tutmak ve yakınmaları ortadan kaldırmak için doktorun uyguladığı tedavinin yanında hastanın dikkat etmesi gerekenler vardır. İlk olarak hastalığa neden olan faktörlerin başında yer alan kabızlığı ortadan kaldırmak ve bağırsakların iyi çalışmasını sağlamak gerekir. Günlük su tüketimi vücudun ihtiyacının altında olmamalıdır. Alkol, kahve ve kola gibi sindirim sistemini kötü etkileyen içecekler fazla tüketilmemelidir. Herhangi bir diyete veya yasak listesine gerek yoktur, ancak lifli gıda tüketimi arttırılmalıdır. Şişlik görüldüğünde sıcak suya oturmak şikâyetleri azaltabilir.
Hastalık ileri evrelere kadar gelmiş ve artık önleyici tedavi yöntemleri ile kontrol altına alınamıyorsa, çeşitli cerrahi tedavi yöntemleri uygulanır. Hemoroid tedavisinde cerrahi müdahaleye doktor karar verir. Hastalığın ve hastanın durumuna göre en uygun tedavi yöntemi uygulanır.
Leave a Reply